Murat Padak | Kişisel Web Sayfası

Açığa Alınan Bir Sahabİ Ebu Zer El Ğifari

Açığa Alınan Bir Sahabİ Ebu Zer El Ğifari

Hazreti Peygamberin vefatından yıllar sonra Hazreti Osman’ın halife olduğu dönemdi.

Devletin başında hazreti Osman gibi büyük bir şahsiyet vardı. Şam bölge valisi Muaviye idi.

Müslümanlar o güne kadar hiçbir zaman bu kadar zenginlik görmemişlerdi. Fethedilen yerlerden gelen ganimetler mücahitler arasında pay edilmiş, bir çok zengin kişi olmuştu. Muaviye de bu zenginlikten payını almış, büyükçe evler yapmıştı. Diğer taraftan Şam’da çok fakir insanlar da vardı.

İşte böyle bir ortamda Ebû Zerr El Ğiffari Şam meydanlarına çıkar ve şu ayeti tekrar tekrar okurdu. “Ey inananlar! Hahamlar ve rahiplerin çoğu, insanların mallarını haksızlıkla yerler. Allah yolundan alıkoyarlar. Altın ve gümüşü biriktirip Allah yolunda sarf etmeyenlere can yakıcı bir azabı müjdele! Bunlar cehennem ateşinde kızdırıldığı gün, alınları, böğürleri ve sırtları onlarla dağlanacak. Bu, kendiniz için biriktirdiğinizdir; biriktirdiğinizi tadın; denilecek.” Tevbe Sûresi 34-35

Ebû Zerr büyüyen bir tehlikeye dikkat çekiyordu. Dünyevileşme ve mal biriktirme tehlikesi

Ama onun sözleri, meydanlarda yankılanan cümleleri aristokrat sınıfını rahatsız ediyordu. Öyle ki, önce Muaviye’ye şikayet ettiler. Muaviye Ebû Zerr ile konuştu ama ikna olmuyordu. Ebû Zerr’e karşı saygısızlık da yapamazdı. Zira onun seveni çoktu. Peygamberin sevgisini kazanmış biriydi.

Muaviye durumu hazreti Osman’a bildirdi. Hazreti Osman, Ebû Zerri yanına çağırdı. Ona bazı tavsiyelerde bulundu. Ebû Zerr kendisine Rebeze denilen yere gitmesi için izin verilmesini istedi. Hazreti Osman da buna izin verdi.

Hazreti Osman iyi bir insan, iyi bir şahsiyet, iyi bir sahabeydi. Ama etrafında çok fazla alavere dalavere yapan kimseler vardı. Fitne baş gösterdiği zaman fitnecilerden bir grup Rebeze denilen yerde yalnız başına kalan Ebû Zerr’in yanına geldiler. Dediler ki: Sen de bizimle olursan Osman’ı halifelikten düşürürüz.

Ebû Zerr şu sözlerle cevap verdi: Vallahi hazreti Osman beni en uzun bir ağaçta sallandırsa, sabreder ve bunda bir hayır vardır derim. Beni dünyanın bir ucundan diğer ucuna sürgün etse buna sabreder, bunda bir hayır vardır derim. Beni evime hapsetse yine sabır eder, bunda hayır vardır derim.

Murat Padak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz